Kız arkadaşımın en iyi arkadaşı bana sakso çekti. Vahşi bir yolculuktu, yetenekleri etkileyiciydi. Kesinlikle tekrar yapacağım.
Kız arkadaşımın en iyi arkadaşı bana sakso çekti. Vahşi bir yolculuktu, yetenekleri etkileyiciydi. Kesinlikle tekrar yapacağım.
Kız arkadaşım dünyanın en şanslı adamlarından biri. Her zaman vahşi olmak ve eğlenmek için hazır. Kötü bir yarrağı nasıl emeceğini biliyor. Arkadaşıma bunu anlattım ve o da gibiydi, "Kardeş, bana bu boku göstermelisin!" dedi. Ben de onu getirdim ve o kasabaya sikimin üstünde gitti, sadece bir elektrikli süpürge gibi emdi. Arkadaşım tamamen harikaydı. Daha önce hiç böyle bir şey görmemişti. O sadece doğal olarak doğmuş bir sakso çeken, adamdı. Hayatımda aldığım en iyi saksoydu. Arkadaşım o kadar etkilendi ki, ondan da yarrağını emmesini istedi. Aklından bile geçmedi. O her zaman bunun için hazır. Sadece tam bir fahişe, ama en iyi şekilde mümkün olan en iyi şekilde.
Български | الع َر َب ِية. | Bahasa Melayu | Português | Bahasa Indonesia | Polski | Română | Svenska | Русский | Français | Deutsch | Italiano | עברית | Español | ภาษาไทย | 汉语 | Türkçe | Suomi | Nederlands | Slovenščina | Slovenčina | Српски | Norsk | ह िन ्द ी | 한국어 | 日本語 | English | Dansk | Ελληνικά | Čeština | Magyar